3 Kasım 2010 Çarşamba

Cyborg Girl (2008)


Boku no kanojo wa saibôgu




Yazıma başlamadan önce filmin ana konusu ile ilgili spoiler olabileceğini belirteyim.

Bu filmi ilk araştırmamda yapımcısının ve yönetmeninin My Sassy Girl ile aynı olduğunu gördüm ve izlemem için ilk sebep bu oldu. Uzun süre Divxplanet'de çevirilmesini bekledim. Filmi indirdikten sonra kısa kısa atlayarak baktım ve film tam benlik dedim. Duyuru açılalı 40 gün olmuş hala bir kıpırdanma yoktu. Bende kendi çapımda başladım çevirmeye. Çeviriyi yapıp yolladığımda üstünden bir 20 gün daha geçmişti. Duyuru açıp 2 ay bir film için insanları bekletmek ne kadar doğru bilemem. Bu yüzden ben bir çeviri yaparken başlanıp belli bir yüzdeye geldikten sonra duyuru yapılmasından yanayım. Neyse... Daha önce hiç altyazı çevirmediğim için çevirimde ki imla yanlışlıkları baya fazlaydı. DP'ye gönderdim ve haklı olarak hemen vasat yaftasını yedik. Sonra forumu araştırdım nasıl çeviri yapılır nelere dikkat edilir, imla kuralları nasıl kontrol edilir, satır uzunlukları nasıl kontrol edilir bunların hepsini öğrendikten bir süre sonra altyazıyı yeniden düzenledim.

Bu filmi çevirmek için beni cezbeden bir çok neden oldu. İlk çeviri denemem olması, filmde ki karakterin o meşhur doğum gününün benim doğum günümle aynı olması çeviriye başladığımda filme daha bir ısınmamı sağlamıştı. Yukarıda da yazdığım My Sassy Girl'ün yönetmeninin elinden çıkmış olması da ayrı bir etkendi. Filmi izledikten sonra da ayrıntılar devam ediyordu. Bu hikaye My Sassy Girl'de ki bir parodinin film haline getirilmiş haliydi. Fikir o zamandan demek ki yönetmenin aklına gelmiş. Bahsettiğim filmi izlediyseniz kız filmler için senaryo yazıyor ve bunları bir senariste götürüyor. Bu hikayelerden biri de Cyborg Girl filmini tasvir ediyor.

Gelecekten gelen bir adam... Zaman makinesi vs...

Yönetmen önceki düşüncesine göre bu sefer ufak bir değişikliğe gitmiş ve gelecekten gelecek olan kişiyi erkek değil bir kız olarak düşünmüş. Ek olarak bunu bir robot olarak düşünmüş ve filme aktarmış.

Jiro doğum gününü yalnız başına bir restoranda yemek yiyerek geçiriyordur. Her doğum gününde kendine hediye almayı da ihmal etmiyordur. İçinde de bu doğum gününü de yalnız geçirmenin hüznü vardır. Fakat çok güzel bir kız aniden çıkagelir. Masaya oturur ve onu tanıyormuş gibi samimi bir şekilde konuşur ne var ne yok süpürür ardından da genç adama hesabı ödeyeceğini bugün onun doğum günü olduğu için bunu yapacağını söyler. Genç adam dışarıda beklerken kız aniden dışarı çıkar ve koşmasını söyler. Beraber koşmaya başlarlar. Restoran sahibi parayı ödemedikleri için onları kovalar. Sonunda genç adamın evinin bulunduğu yere gelirler. Kız bir şeyler geveliyordur ama adam bir türlü ne demek istediğini çözememektedir. İşte bana şöyle dedi vs. Neyse o gece iyice dolaşırlar ve kız sonunda ayrılık vaktinin geldiğini, genç adama gözlerini kapamasını ve bakmamasını söyler. Genç adamdan uzaklaşır ve ona seslenerek "ben aslında gelecekten geldim. 100 yıl sonra bugünden. Zaman makinesinin içinde" der. Genç adam bunu ciddiye almaz ama tuhaf bir his kaplamıştır içini. Bir yıl boyunca ondan bir haber alamaz ve yine aynı gün, doğum gününde tekrar gelir. Bu sefer bir giyim mağazasında çıkar karşısına. Oradan da bir cinlik yaparak para ödemeden kaçmayı başarır robot kızımız. Bu sefer genç adamın evine giderler ve aniden zaman durur. Genç kızın gözleri bir projeksiyon gibi duvara yansıma yapar.




Genç adamın karşısında tekerlekli sandalyeye mahkum sadece konuşabilen felçli bir yaşlı adam vardır.



Adam bugün aslında ne olduğunu ve o kızın neden orada olduğunu ona anlatmaya başlar. Aslında bugün soyguncunun birinin restoranı basarak kurşun yağmuruna tuttuğunu ve kendisinin o kazada bu hale geldiğini söylüyordur. Üstelik bu kişinin 65 yıl sonraki Jiro olduğunu söylüyordur. Aslında bugün onun gelmemesi gerektiğini, kendi isteğiyle gelip zamanın akışını değiştirdiğini anlatır. Yakın gelecekte daha büyük bir felaketle karşılaşacağını ve onun yine kendisine yardım etmeyi arzu ettiğini bildiğini söyler. Genç adam artık ikna olmuştur ve ikili arasında tuhaf bir yakınlık başlamıştır.



Filmde harika efektler var. Bu yönden çok başarılı. Haruka Ayase biraz saf gibi rol yapsa da başarılı bir oyunculuk çıkartmış. Hikayenin zevkini kaçırmamak için tamamını yazmadım. Kesinlikle izlemeniz gereken, pişman olmayacağınız, aksiyon, bilim kurgu ve romantik komedi tarzı bir film.

0 yorum:

Yorum Gönder

Newer Posts Older Posts